
Bugün Füsun bana daha önce ismini hiç duymamış olduğum çok değerli, nobel ödüllü, nörolog Dr. Rita Levi Montalcini hakkında güzel bir power point slide gönderdi.
O kadar etkilendim ki hayatını okuyup blogumda da paylaşmak istedim. Bu kadar uzun ve başarılarla dolu bir hayatı çok çok kısa bir şekilde aktarabiliyorum ancak.
2009 Nisan ayında 100 yaşına giren Dr.Montalcini, Nobel ödüllü yaşayan en yaşlı kişidir. 1936 yılında Turin üniversitesinde Medicine and Surgery (Tıp ve Operasyon) bölümünden mezun oldu, babası evlenip çocuk sahibi olmasını istemesine rağmen buna karşı gelerek tıp kariyerine devam etti , hiçbir zaman evlenmedi ve çocuk sahibi olmadı. Nazizmden etkilenen ve ırkçı bir rejim süren Mussolini’nin 1938 yılındaki baskılarından firar ederek Brüksel’de saklandı ve kendi odasında bir araştırma laboratuvarı kurarak daha sonraki yıllarda alacağı Nobel ödüllü Nöroloji araştırmalarına başladı. Kaderin enteresan bir dönüşü ile Nazizm’den firar eden üniversitedeki hocası Guiseppe Levi kendisine katıldı ve "asistanı" olarak çalışmalara başladı…Turin şehrinin 1941de bombalanması ile şehrin kırsal kesimine taşındılar. 1943te Alman güçlerinin İtalya’ya girişi ile birlikte bu sefer Floransa’ya taşınarak burada çalışmalarına devam etti. Burada aynı zamanda savaş mağdurlarının toplandığı kamplarda doktor olarak çalıştı ve bulaşıcı birçok hastalıkla mücadele etti. İnsanlara yardım etmek hayattaki en büyük amacı idi.
1947 yılında özel bir davet ile Amerika’nın St.Luis şehrine gitti ve burada nöroloji konusunda çalışmalarını sürdürerek 1950 yılında NGF (nerve growth factor) buluşunu gerçekleştirdi. NGF, sympathetic ve sensory nöronlar için bir yaşam ve gelişim kaynağı. (Sensory neurons: birşeyin bize verdiği hisleri sağlayan sinirler, aynı zamanda acıyı da hissettiriyor. 5 duyumuzdan birisinin uyarılması ile yaşadığımız hisler) NGF olmadan programsal hücre ölümleri gerçekleşmektedir.
Montalcini, buluşunun üzerinden neredeyse 50 sene sonra, 1986 yılında NGF konusundaki araştırmaları ve buluşları için Nobel ödülüne hak kazanmıştır.
Yaşlanan kişiler için gayet normal olan göz damlası kullanımı bu bayan tarafından her sabah düzenli olarak gerçekleştiriliyor. Fakat tek bir farkla, bu damlalarda NGF mevcut…NGF molekülleri beyne direkt etki ederek 20li yaşlarda kaybedilmeye başlanan nöronların daha uzun süre yaşamasına yardımcı oluyor. Son dönemlerdeki yeni buluşlara göre göze uygulanan NGF molekülleri Parkinsons ve Alzheimer hastalıklarında görülen NGF bağımlı nöronların dejenerasyonunu önlemekte.
Dr.Montalcini 2001 senesinde ömür boyu İtalyan senatörü olarak atanmıştır ve tıbbi çalışmalarına aynı tempoda devam etmektedir.
Bir röportajından alıntı:
Şu anda neler yapmaktasınız?
- Afrikalı kızların okuyup ülkelerinin gelişmesinde rol almaları için burs temin etmeye çalışıyorum. Ayrıca araştırmalarıma devam ediyorum.
Emekliye ayımadınız mı kendinizi?
- Asla! Emeklilik beyni harap eder. Bunu yapan birçok kişi dünyayı terk ettiler. Bu beyni öldürür, hasta eder.
Beyniniz nasıl çalışıyor?
- Tam 20 yaşındaki gibi. Arzu ve yeteneklerimde hiçbir fark yok.
Peki nasıl oluyor bu?
- Nöronlarla ilgili önemli bir esneklikten yararlanıyoruz. Nöronlar ölmüş olsalar bile kalanlar görevlerini sürdürdüğü için yeniden organize olurlar ve onları uyarmak gerekir. Arzu etmeye devam ediniz, beyninizi faal tutunuz,onu çalıştırın. Böylece asla bozulmaz.
Ama genetik bir sınırı da yok mu bunun?
- Kaçınılmaz olarak vücudumda kırışıklıklar var ama beynimde değil.
Uzun yaşayacak mıyım?
- Yaşadığımız yıllarda daha iyi yaşayacaksınız. Bunun sırrı meraklı, istekli ve sevgi dolu olmaktır.
Yahudilerde bilim adamı ve entellektüel oranının yüksek olmasını neye bağlarsınız?
- Sürgünler, Yahudileri entelektüel çalışmalara yöneltti. ira düşünce dışında herşey yasaklanabilir.
Hayatınız boyunca yaptığınız en güzel şey?
- BAŞKALARINA YARDIM ETMEK.
Tüm zorluklara ve engellere rağmen hayattan hiçbir zaman vazgeçmemek ,her zaman üretken olmak, insanlara yardım etmek…Güzel bir hayatın önemli sırları…
Füsun çok teşekkürler, sayende çok değerli bir kişinin varlığından haberdar oldum ve çok güzel şeyler öğrendim.
Hayata…
Çok haklısın canım, etkilenmemek elde değil…
Hele röportajdaki söylemleri ne kadar da doğru, insanı silkeler gibi..:)
Sana da, bu harikulade bilgiyi kendine saklamayıp, herkesle paylaştığın için sonsuz teşekkürler…
Yazıların çok başarılı, çok iyi gidiyorsun, devam arkadaşım…
BeğenBeğen